Alanya Alaaddin Keykubat Üniversitesi’nde (ALKÜ) Engelsiz Eğitim, Sağlık ve Yaşam Merkezi kurulması için ve ihtiyaçların belirlenmesi için ilk çalıştay yapıldı.
Alanya Alaaddin Keykubat Üniversitesi (ALKÜ) kendi bünyesinde Engelsiz Eğitim, Sağlık ve Yaşam Merkezi kurulması için ilk adımı attı. Konuyla ilgili olarak ALKÜ Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Leyla Harputlu’nun öncülüğünde yürütülen ve “İhtiyaçların Belirlenmesi” konulu 1. Çalıştay’a, Alile ve Politikalar Bakanlığına bağlı Sosyal Hizmetler İlçe Müdürlüğü temsilcileri, sivil toplum kuruluşları ve akademisyenler katıldı. Çalıştayda, İzmir Dokuz Eylül Üniversitesi Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Alev Girli, “Nasıl Bir Merkez” konulu sunum ile önemli bilgiler verirken, Dokuz Eylül Üniversitesi Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Burak Karabey “Örnek Bir Uygulama: Farkındalık Merkezi” konusu ile ALKÜ Tıp Fakültesi Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Ersin Sayar da “Otizmli Çocuklarda Beslenme” konusu üzerine bir sunum gerçekleştirdi.
AMAÇ NİTELİKLİ EĞİTİM VE SAĞLIK HİZMETİ VERMEK
Çalıştayın açılış konuşmasını gerçekleştiren ALKÜ Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Leyla Harputlu, “Bilgi toplumu oluşturma ve daha kaliteli bir toplum oluşturma konusunda üzerimize çok önemli sorumluluklar düşmektedir. Alanya Alaaddin Keykubat Üniversitesi (ALKÜ) olarak duyarlı bir toplum oluşmasına katkı yapmak, sosyal sorumluluğun sürekli hissedilebilir bir yerleşke hayatı yaratmak için çalışmaktayız. Bu hedefe hizmet edecek adımla üzerinden çalışmakta olduğumuz “Engelsiz Eğitim, Sağlık ve Yaşam Merkezi” engellilerin nitelikli eğitim ve sağlık hizmetlerini almalarının yanı sıra onları yaşama kazandırma çalışmaları da yapılacaktır. Ayrıca engelli bireylerin ailelerine yönelik psikoloji danışma hizmeti sunmak, özel eğitim alanında eğitim programlarını düzenlemek bireylere yönelik toplumsal farkındalığı artırmak üzere faaliyetler de bu merkezin görevleri arasında olacaktır” dedi.
İSTATİSTİK OLDUKÇA YÜKSEK
Özel eğitim gerektiren bireylere değinen Yrd. Doç. Dr. Alev Girli, Türkiye 2002 nüfus sayımına göre .27 8 milyon 500 bin özel gereksinimli birey olduğuna dikkat çekti. Girli, özel eğitim gerektiren birey, duygusal, iletişimsel, zihinsel, sosyal gelişimlerindeki özellikler nedeniyle, normal eğitimden yararlanamayan bireyler olarak adlandırılıyor. Görmeyen veya az görenler, işitmeyen veya işitme yetersizliği olanlar, Ortopedik yetersizlik veya Beyin Felçli (CP), Zihinsel yetersizler, Otizm spekturum bozukluğu, Üstün zekâ ve üstün yetenekliler, Süreğen hastalığı olanlar, Dil ve İletişim güçlüğü olanlar olarak ayrılıyor. Bu bireyler yatılı eğitim, gündüzlü eğitim ve kaynaştırma eğitimi gibi eğitim türleri adı altında eğitim alabiliyorlar” diye konuştu.
ÖRNEK MERKEZLERE DEĞİNİLDİ
Dokuz Eylül Üniversitesi Buca Eğitim Fakültesi Üstün Zekalılar Eğitimi Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Burak Karabey, özel eğitim gerektiren bireyler için yapılan çalışmalara yönelik hem yurt dışından hem de yurt içinden örnekler verdi. Bu örneklerden özellikle 2002 yılı başında Macaristan’da kurulan ABILITY PARK’a daha çok değinen Karabey, karmaşık ve çok yönlü bir fırsat eşitliği projesi olarak üniversite öğrencileri tarafından tasarlanıp hayata geçen ABILITY PARK’ın iyi bir model olduğunu ve iyi modellerin örnek alınması gerektiğinin önemini vurguladı. Bu bağlamda, İzmir Engelli Farkındalık Merkezi’ni kurduklarını belirtti. Yerel yönetim ve üniversite desteği ile hayata geçen Farkındalık Merkezi’nin temel olarak “normal” insanların engellerin farkına varmasına yönelik çeşitli etkinlikleri içerdiğini ayrıca tüm bunların eğlenceli ve etkileşimli oyunlarla gerçekleşmesine ortam sağladığına dikkat çekti.
OTİZMLİ ÇOCUKLARDA BESLENME
ALKÜ Tıp Fakültesi Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Ersin Sayar da “Otizmli Çocuklarda Beslenme” konusu üzerine yaptığı sunumunda, otizmin sıklığının tüm dünyada olduğu gibi Türkiye’de de arttığını ve genetik faktörlerin yanında çevresel faktörlerden biri olan beslenmenin çok önemli bir etken olduğunu belirtti. Beslenmenin özellikle mide-bağırsak sistemi ve buradaki mikroorganizmalar üzerinden beyini etkileyebildiğini ifade eden Sayar, sadece pratikte değil artık bilimsel yayınlarda da glutensiz ve kazeinsiz diyetin otizmli bireylerde olumlu etkilerinin bildirilmeye başladığını söyledi. Çalıştayın sonunda Patika Engelsiz Yaşam Gönüllüleri Derneği ve Engelsiz Yaşamevi Derneği de birer konuşma gerçekleştirdi.